Çok hafifsin Mila, nerede kanatlarının ağırlığı?
Hazer ile Mila’nın bir müzikal seçmesinde başlayan öyküsü, hazırlıklar sürerken heyecan kazanır. Yaşaması korkunç günler artık Mila için çok geride kalmıştır ve bu müzikalle hayatına aşk da girmiştir. Vakti geldiğinde bu aşka güvenip bir sır gibi sakladığı geçmişinin kapılarını da açmaya cesaret eder ve gerçekler, Hazer’in kalbini kırıp âdeta yerinden söker.
Hazer, öğrendikleri yüzünden katılaşan kalbini gizlemek ister çünkü Mila’nın karşısındayken hiç olmak istemediği birine dönüşmenin korkusunu yaşar. Kaçınılmaz olan gerçekleşip o güne gelindiğinde ve talihsiz kelimeler dudaklarından döküldüğünde kaybetmekten deli gibi korkan bir adamın pervasız kalbi gözler önüne serilir.
Hızlı ilerleyip duyguları derinlemesine irdeleyen bu hikâye kalbinizi hem ısıtacak hem de kıracak…
Büyük acılar büyük gürültüler çıkarır ama bağıramazsın bazen, susarsın. Konuşamazsın, bakarsın. Anlatamazsın, sır gibi saklarsın. Büyük acılar büyük gürültüler çıkarır, nehirler gibi coşar, denizler kadar hırçın olur, boyunu aşıpseni yutar...
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.